kâğıttan bir gemiyle geçmeye çalıştım..."
Yıldızlar kayıyordu karanlık bir gecede.
Semanın siyahı denize karışıp, onunla bütünleşmişti sanki; Artık yer gök aynı renge boyanmıştı. Karanlığın rengine. Gökyüzünde parlayanları, deniz yansıtmaya çalışırken, hep biraz daha bulanık, hep biraz daha belirsiz geri gönderiyordu. Buydu aralarındaki tek farkı yaratan.
Kıyıda küçük bir adam duruyordu. Küçük bir adam, fakat büyük hayallerle. Cebinden cıkarmış kağıttan gemileri deryalara azad eden. Elindeki ağı denize atıp, suya düşmüş yıldızları tutmaya çalışan. Ağı çıkardıkça burnuna gelen keskin yosun kokusunun haricinde hiçbirşey tutamayışının derin hüznünü yaşarken kendisine itiraf etti...
O bir küçük adamdı, boyunu aşan büyük hayallerle.
Yasemin Göker